• annelik özellikle memeli türler için hayati önemdedir. basit kemirgenlerde bile annesinden her gün bir kaç saat ayrılmış yavruların yetişkin olduklarında daha saldırgan, daha endişeli ve daha aptal olduklarını biliyoruz(1).

    devam etmeden önce soralım, çocuklar annelerinden ne beklerler? bu soruyu john bowlby sevgi, sıcaklık, yakınlık, cevap verme, teşvik, tutarlılık, güvenilirlik şeklinde yanıtlar. peki bunlar olmazsa ne olur? endişeli, bunalımlı ve bağlılık duygusundan yoksun yetişkinler.

    peki buna nasıl emin olabiliriz? yine bilimsel deney ve gözlem aracılığı ile. harry harlow'un deneyinden bahsetmek istiyorum. bowlby ve harlow'a kadar çocuk anne arasındaki ilişkiyi açıklamak için kullanılan iki teori vardı. freudyen olan, çocukların annelerin memelerinden başka bir şeyle ilişki kurmaya yetecek ego gelişimi olmadığını, davranışsalcılar ise anne ile çocuk arasındaki ilişkinin sadece kalori sağlama amacı taşıdığını düşünüyorlardı.

    harlow, bowlby'nin teorisini bir deneye tabii tuttu. bir rhesus maymununu alıp annesinden ayırdı ve birisinin göğüs bölgesinden biberonla süt içilebilen, diğerinin göğüs bölgesinde ise yumuşak bir havlu olan iki adet telden yapılma, maymunsu kafaya sahip kukla anneyle aynı yere koydu. maymun hangisini seçti dersiniz? elbette göğsü yumuşak ve sıcak olan havlu anneyi. harlow ise bu deneyle dünyayı sarstıktan daha sonra şöyle yazmıştır:"insan sadece sütle hayatta kalmaz, sevgi şişeyle ya da kaşıkla verilmesi gerekmeyen bir duygudur."

    yani varan 1, annenin en önemli işlevi sevgi vermektir. bununla ilgili daha keyifli bir soru da ekleştirelim: (bkz: kürtajın serbestleşmesi suç oranlarını azaltır mı?)

    harlow'un hayvan haklarını hiçe sayarak yürüttüğü çalışmalarda bir başka saptama daha var. bebekler anneyi "ne olursa olsun!" istiyorlar. yukarıda bahsedilen yapay annelerin göğsüne hava üfleyen bir cihaz saklanıyor. bebek anneye sarılmaya çalıştığı zaman buradan hava verilerek bebek rahatsız ediliyor. bu cezalandırıcı davranış karşısında bebekler ne. yapıyor dersiniz? evet, daha sıkı sarılıyorlar. maalesef bu durum insanlar için de geçerli. annesinden dayak yedikçe anne diye ağlayan çocuk gibi. peki sebebi nedir bu davranışın? yanıt aslında basit, evrim ve koku. yavrular özellikle küçükken annenin kokusuna çekimlenecek şekilde evrimleşmişlerdir. bu sebeple anneden ne gelirse gelsin yine sorunu çözecek, bebeği stresten kurtaracak kimse olarak annelerini görürler. neyse ki yaş arttıkça bu durumun etkisi azalır.

    yani varan iki, anne ne olursa olsun en azından belli bir yaşa kadar canım annem'dir.

    elbette anneliğin önemi ile çok daha detaylı çalışmalar yapılmıştır ve annesizliğin benim saydıklarımdan çok daha fazla neticesi vardır, ancak bunların hepsini burada ben saymayacağım. sadece önemli gördüğüm bir kaç noktayı paylaşmak ve daha detaylı bilgiye sahip olan arkadaşlara bir başlangıç noktası vermek istedim.


    kaynaklar
    1-l. holt, the care and feeding of children (ny: appleton-century, 1894).

    sapolsky, r. m. (2021). davranış: en iyi ve en kötü haliyle insan biyolojisi. pegasus yayınları.s.187-192